15 Temmuz 2011 Cuma

14 aralık 2010

14 aralık 2010


13 Aralık 2010 pazartesi itibariyle 2006 martta girdiğim işimden çıkarıldım. aslında toplu işten çıkarma fakat işin hukuki boyutunu filan yazacak değilim. sadece her gün hissettiklerimi yazmak istiyorum. işim vardiyalıydı. sabah sekizden akşam sekize kadar çalışacakken saat 16:30 da idare tarafından çağrıldım. tahmin etmek değil de ne bileyim...giderken "işten çıkarılmışımdır belki" diye düşünüyordum. öyleymiş. çok garip bir duygu çöktü üstüme. hüzün değildi.
böyle işte. bugün gidip şirketle ilişiğimi kestim. arkadaşları filan gördüm. dün de bugün de ağlayanlar filan oldu. ben gidiyorum diye gözyaşı döken insanlara öylece baktım. kendileri gidecek diye mi korkuyorlar yoksa benim için mi? bunu da düşündüm aslında. hiç kötü düşünmedim ki insanlar hakkında. sevildiğimi biliyorum. kendilerinden korkuyorlarsa bile bunu yadırgamam ki. ekmek parası.
vay be ...dört sene binbir emekle günlerimin geçtiği, servis imkanım olmadığı için çoğu zaman cebimden para verip gittiğim işim artık yok. halen üzgün değilim. olmamalıyım. aslında tam da şu an biraz hüzünlendim. joyturk filan da açık ondan mıdır bilemiyorum ki.
telefonum susmuyor. 
kafamın içi de susmuyor. 
yazmasam belki içimi boşaltamayacağım. içime attıkça atacağım yine. 
bu günlük bu kadar.
4 sene sonra ilk kez "işsizim"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder